ABD merkezli havacılık devi Boeing, acil çıkış kapısı kullanıma kapatılmış 737 Max 9 tipi uçaklarla ilgili hatalarını kabul ettiklerini açıkladı. Şirket birkaç sene içinde ikinci kez 737 Max’lerin merkezinde olduğu bir krizle karşı karşıya.
Boeing CEO’su Dave Calhoun, olayın sorumluluğunu kabul ettiklerini ve süreci “tam bir şeffaflık içinde yürüteceklerini” belirtti ancak havacılık uzmanları asıl büyük zararın şirketin ününe geldiğini aktarıyor.
Beyaz Saray da krizle ilgili devreye girdi, bu tip uçakların tüm incelemeler tamamlanana kadar yerde kalacaklarını açıkladı.
THY’nin elinde kaç bu uçaktan kaç adet var?
BBC’ye konuşan Flight Global havacılık sitesinden Murdo Morison, bu sorunun sektör tarafından, acil çıkış bölümü kullanımdan çıkarılan birkaç yüz adet 737 Max 9 tipi uçakla sınırlı olduğu şeklinde değerlendirildiğini söylüyor.
Türk Hava Yolları, 737 Max 9 uçaklarını bu şekilde acil çıkış kapısı olmadan sipariş eden 5 havayolu arasında yer alıyor. Bu acil çıkış kapısının kullanımdan çıkarılması, bir sıra daha koltuk kapasitesi sağlanması amacı taşıyordu.
THY filosundaki bu tip 5 uçağı bakıma almış durumda. Bu uçaklardan üçü, protokoller devreye girdiğinde İstanbul’da bulunuyordu.
Diğer iki 737 Max 9 ise İran’dayken seferden çekildi ve inceleme için Doha ve Bakü’ye indirildi. Tahran’daki iki uçağın neden İstanbul değil de bu şehirlere gittiklerine ilişkin bir açıklama yapılmadı.
Havayolu 101 sitesinden Abdullah Nergiz, bu uçakların, teknik yardım anlamında sınırlı olan İran’dan, ikisi de yaklaşık bir saatlik uçuş aralığında olan Doha ve Bakü’ye gönderilmek istenmiş olabileceğini söylüyor.
THY 2019’daki kriz sonrası uçaklarının yere indirilmesinden doğan zararının bir kısmının tazmini konusunda Boeing firması ile anlaşıldığını açıklamıştı.
Yolcular bu uçaklara binmeme hakkına sahip mi?
2018 ve 2019’da iki uçağın beş ay arayla düşmesi sonrası aralarında Ryanair’in de olduğu bazı hava yolları, yolculara bilet iadesi hakkı tanımıştı.
Ancak uzmanlar bunun o döneme özel olduğunu, yolculara böyle bir hak tanınmayacağını kaydediyor.
Havayolu uzmanı Abdullah Nergiz, uçakların sefer izni alması durumunda, emniyetli olduklarının kabul edildiğini söylüyor:
“Siz yolcu olarak karşınızda bu uçağı gördüğünüzde, uçuş emniyeti açısından uygun görülmüştür ve faaliyetini yapacaktır”
Boeing’in iflası gibi bir durum söz konusu olabilir mi?
Boeing 737 Max’i 2017 yılında piyasaya sürdü ve asıl amacı orta mesafe uçuşlarda Airbus firmasına rakip olmaktı.
Şirket yaptığı duyuruda, 93 ülkeden gelen 4300 siparişle, Boeing tarihinin sipariş rekorunun kırıldığını belirtmişti.
Abdullah Nergiz sonrasında yaşananların altında, Boeing’in modernize edilen tasarımındaki sıkıntıların yattığına işaret ediyor:
“Zaten bütün problemlerin temelinde bu yatıyor. 737 tasarımı halen 1960’lardaki orijinal tasarıma dayanıyor. Temeldeki birçok problemin çıkış noktası o.
“2018 ve 2019’da iki uçağın düşüşüne neden olan MCAS yazılım hatasının sebebi de o. Yeni nesil büyük motorlar takılınca uçağın dengesi bozuldu. Sıfırdan bir tasarım yapmak yerine yazılımla çözmeye çalıştılar.”
Havacılık uzmanı Nergiz, şirketin bu anlamda en fazla kâr beklediği ürün gamından darbe yediğini ve “büyük zarar edeceğinin aşikar olduğunu, ancak batmasının çok zor olduğunu” kaydediyor.
Ancak şirketin, 737 Max ailesinin 8 numaralı üyesinin peş peşe yaşadığı iki kaza sonrası 20 milyar dolarlık toplam zarar yaşadığı kayıtlara geçti.
MCAS yazılım süreci nasıl gelişti?
Manevra Karakteristiklerini Artırma Sistemi (MCAS) 737 Max 8’lerin motorunun hız kaybedip durmasını engellemek üzere tasarlanmıştı.
MCAS, uçağın burnundaki sensörler ‘motorun yavaşlayıp durmasına yol açabilecek şekilde uçağın çok dik bir açıyla yükseldiğini’ gösterdiğinde tepki vermeye programlanmıştı.
2018’de düşen ilk uçakta yapılan incelemeler, bu sistemin arızalandığını, uçağın burnunu otomatik olarak en az 20 kez indirmeye zorladığını, bu sebeple uçağın denize düşüp 189 kişinin hayatını kaybettiğini gösterdi.
Boeing, bu yazılımı yeniden tasarlayarak, sensörlerden birbiriyle çelişen veriler geldiğinde MCAS’ı devre dışı bırakacak şekilde geliştirdi.
Boeing’in bu süreçte aldığı tutum, pilotları suçlayan açıklamalar, ABD Federal Havacılık Kurumu ile yapılan görüşmeler, “Çöküş” isimli bir Netflix belgeseline de konu olmuştu.
Şirketin yönetim kurulu, 737 tipi uçaklarda ortaya çıkan ve iki uçağın düşmesiyle sonuçlanan sorunlardan sonra, İcra Kurulu Başkanı (CEO) Dennis Muilenburg’un görevine son vermişti.
De Havilland Comet örneği
60 yıl önce yolcu uçaklarında jet motor çağının başlangıcında De Havilland Comet uçağı yer alıyordu.
İngiliz şirket ilk ticari uçuşunu 36 yolcu ile 1952’de Londra’dan Güney Afrika’ya yaptı.
Ancak 1953’te bir, hemen ertesi yıl da yaşanan iki ölümlü kaza sonrası Comet dört sene seferden çekildi. Yapılan incelemeler sonucu uçağın kare pencerelerinin içi ve dışı arasındaki basınç farkına dayanamadığını gösterdi. Üç kazada da uçak havada patladı.
Comet ticari jet uçuşlarında öncü olmasına karşın 1990’lı yıllarda son uçuşunu yaparak emekli oldu.
Son krizlere karşın Boeing’in bu çapta sipariş karşılayabilen iki uçak üreticisinden biri olduğunu kaydeden Nergiz, havayollarının elinde fazla seçenek olmadığını kaydediyor.