Turizmden büyük kaçış: Eğitimlilerin yüzde 10’u sektörde kalıyor

ANTALYA – 2024 yılında turizmcilerin ‘çözüm bekleyenler’ listesinin başına koydukları güncel sorun, istihdam. Turizmden, her geçen yıl daha çok kopuş yaşanırken, birçok otel yönetimi personel bulamama noktasına geldi. Turizmciler son dönemde artık daha yüksek sesle bu sorunu dile getiriyor.

Turizm mezunu olanların turizm dışı alanlara yöneldiğini ve turizm okullarına ilginin de giderek azaldığını belirten sektör profesyonellerine göre, kronik hale gelen istihdam sorununun bazı nedenleri var. Çalışanların günümüz koşullarına göre çok geride kalan özlük hakları, sürekli fazla mesai, sezonluk çalışma sistemi ve sıklıkla yaşanan krizlerle ortaya çıkan belirsizlik ortamı çalışanları turizmden uzaklaştırıyor. Çözüm içinse gündeme gelen önerilerin başında, mesleğin koşullarını iyileştirecek bir ‘turizm yasası’ geliyor.

‘TURİZM ÇALIŞANLARI MESLEKİ AÇIDAN KORUMA ALTINA ALINMALI’

Turizm Mezunları Federasyonu (TURMEFED) Yönetim Kurulu Üyesi ve Balıkesir Turizm İşletmeciliği Mezunları Derneği (BTİOYOMD) Başkanı Feridun Ergün, turizmde yaşanan istihdam sorununun çözümü için mesleğe standartlar getirecek bir turizm yasasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Turizm eğitimi alanların sadece yüzde 10’unun meslekte kaldığını, birçoğunun sektöre geçici iş gözüyle baktığını belirten Ergün, bunun önüne geçmek için turizm çalışanlarının mesleki açıdan koruma altına alınması gerektiğini vurguladı.

TURMEFED Yönetim Kurulu Üyesi ve BTİOYOMD Başkanı Feridun Ergün

‘OTEL KADROLARININ YÜZDE 10’U TURİZM MEZUNU’

Türkiye’deki mevcut ekonomik koşullarda turizmin iyi durumda olan yegane sektör olduğunun altını çizen Ergün, buna rağmen otellerde çalışan kadrosunun ortalama yüzde 10’unun turizm mezunu olduğunu belirtti. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın personel ilanlarında bile turizm mezunu olma koşulu aranmadığına dikkat çeken Ergün, şöyle konuştu: “Okullara panellere katılıyorum. ‘Aranızdq bu işi yapmak isteyen kaç kişi var’ diye soruyorum 8-10 kişi elini kaldırıyor. Çünkü öğrenciler bu işte gelecek görmüyor. Ama bu şekilde yola devam edemeyiz. Turizmi iyi bir kariyer hedefi haline getirmek zorundayız.”

Turizmde hızlı personel sirkülasyonunun kronikleşerek sektörün temel sorunlarından biri haline geldiğini ifade eden Ergün, “Özellikle son yıllarda, ‘Personel bulamıyoruz’ isyanını otel yöneticilerinden çok sık duyar hale geldik. İşinde gereken bilgi seviyesine ulaşan çalışanlar sektörü terk ettikçe her yeni personelde sıfırdan başlanıyor. Çalışanları kanunen koruma altına almazsak bu kısır döngü sürüp gider. Eğitimli turizmciler sektörde kalmaz, turizm yöneticileri de otellere gereken işgücünü sağlayamaz” dedi.

‘NEDEN BELGE SORULMUYOR?’

Birçok meslekte uzmanlık belgesi aranırken turizmde bu konuda yasal boşluk olduğunu dile getiren Ergün, sektörde güvence için Turizm Meslek Yasası’nın acilen hazırlanıp hayata geçirilmesi gereken bir ihtiyaç olduğunu anlattı: “İş güvenliğinden cankurtaranlığa, mimarlıktan inşaat mühendisliğine, mutfak şefliğinden havuz temizlemeye otellerde faaliyeti olan birçok alanda belge istenirken turizm yöneticiliği için, genel olmak için herhangi bir belgeye ihtiyaç yok. Bu çok tuhaf. Buradaki yasal boşluğun hızla giderilmesi, bunun için de acilen Turizm Meslek Yasası’nın çıkması gerekiyor.”

Bellis Deluxe Hotel Belek Genel Müdürü Gıyas Şahin

‘KADROLARI TUTMAKTA ZORLANIYORUZ’

Turizmde en belirleyici değişkenin personel olduğuna vurgu yapan Bellis Deluxe Hotel Belek Genel Müdürü Gıyas Şahin de şunları söyledi: “Kalifiye kadrolarımızı tesislerde tutmakta zorlanıyoruz. Kalifiye elemanı kaybetmemek için çok uğraşlar veriyoruz. Daha iyi koşullar sunma gayreti içindeyiz. Benim tesisim adına yeni ilave bir lojman çalışmam var. Yeni eğitim çalışmalarımız var. Diğer otellerde de çeşitli adımlar atılıyor. Mümkün olduğu kadar kaliteyi, standardı korumak için bu adımları atmak zorundayız. Kalifiye elemana değer vermemiz lazım. Turizmci bütün arkadaşlarıma da personel ihtiyaçlarına, eğilimlerine hassasiyet göstererek buna göre planlama yapmalarını öneriyorum.”

TURİZMİ BIRAKIP ABD’YE YERLEŞTİ

Türkiye ve ABD’deki otellerde ‘yiyecek içecek’, ‘misafir ilişkileri’ ve ‘golf’ bölümlerinde 20 yıla yakın çalışan Cem Fırat, son olarak 2020 yılında Antalya’da bir otelde gece müdürü olarak görev yaptıktan sonra sektör değiştirmeye karar verenlerden. Birçok turizm çalışanı gibi mesleği bırakmaya pandemi döneminde karar verdiğini söyleyen Fırat, ABD’ye yerleşme ve farklı sektörler deneme kararının sebebini şöyle anlattı: “Bu kararı vermek çok zor olmadı. Özellikle Türkiye’de turizm, insanın hayatını neredeyse tamamen kaplayan, hizmet ve saatler bakımından pek sınırları olmayan, bu yönüyle ‘vahşi’ diyebileceğimiz bir sektör. Yıllarca gece gündüz demeden çalıştım. Gereken seviyede üç dil öğrendim. Ama sonra geriye dönüp baktığımda sektörün talep ettiğine eşdeğer şartlar sunmadığını, aynı donanımdaki insanların başka sektörlerde daha iyi gelir ve koşullar elde ettiklerini gördüm ve nokta koydum.”

OTELDEN GAYRİMENKUL ŞİRKETİNE

Uzun yıllar sektörde çalışan Leila Karademir de 2 yıl önce Rusya–Ukrayna savaşının başladığı dönemde turizmi bırakıp gayrimenkul danışmanlığına geçtiğini belirtti. Antalya’da yaklaşık 15 yıl boyunca otellerde misafir ilişkileri alanında çalıştıktan sonra Rusya’dan Antalya’ya göçün hızlandığı dönemde bu talepleri karşılamak üzere bir gayrimenkul şirketine geçiş yapan Karademir, bu değişimin hayatına olumlu getirileri olduğunu ifade etti.

‘TURİZMDEN KAÇIŞ PANDEMİDEN SONRA HIZLANDI’

Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu, ‘Turizmde İstihdam’ raporunda pandemiden itibaren turizmden kaçışın hızlandığını ortaya koyarak, sektör çalışanlarının tersine göç sürecinin başladığı konusunda uyardı. Raporda, Türkiye’nin son yıllarda turizm alanındaki başarısına rağmen, çalışanların koşullarının aynı hızla revize edilmemesinin, çalışanların sektörden uzaklaşmasına yol açtığı belirtildi.

Turizmden kaçışta temel tetikleyicilerden birinin çalışanların uzun süreli işsizlik dönemi yaşamaları olduğuna değinilen raporda, şöyle denildi: “Antalya’da pandemi döneminde 1,5 yıl işsiz kalan ve her yıl kış aylarında uygulanan askı dönemlerinde uzun süreli maaş ve sigorta kesintileri yaşayan turizm çalışanları, seracılık, kuryelik, emlakçılık, sigortacılık, çağrı merkezleri gibi alanlara yönelerek, ayakta kalmaya çalıştı ve çoğu turizmi hayatlarından çıkardı. Geçmişte prestijli olan turizm mesleği, son yıllarda son çare olarak görülmeye başladı. Turizm çalışanlarının şartları ve özlük hakları ivedilikle revize edilmeli, turizm sektörünün şartları diğer sektörlerin altında kalmamalı. Turizm sezonunun 12 ay olmasa bile ilkbahar ve sonbaharın bir kısmını kapsayacak şekilde 9-10 aya çekilmesi için somut adımlar atılmalı.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir